Friday, April 7, 2017

I lay down with an angel


Şarkıları tamamlandı, kitap bitti!

Önce, bahçeye bakmakla sorumlu adamı çağırdım. Artık çalışmayacağını 
söyledim. Çok şaşırdı, üzüldü. Sebebini anlatamazdım ama ondan 
kaynaklanmadığını söyledim, gönderdim.

Oturup bir sade kahve içtim. İnce bir Cohibayı tüttürdüm.

Gidip aynı kazma, bel ve kürekten birkaç tane aldım.
Kafa yorup durduğum düzeneği yapmak için gerekenleri de.

. . .

Karşısına geçtim, olanı biteni anlattım defneye. İzin istedim.

. . . 

Geceleri çalışıyorum, gündüzleri uyuyorum.
Yorgunluktan ölüyorum ama zor da olsa ilerliyorum.
Altta esaslı bir kaya olduğunu biliyorduk zaten.

. . . 

Dördüncü gün. Derinlik ve uzunluk, hesapladığım ölçüye geldi.

Çukurun bir ucu jakarandaya diğer ucu defneye doğru.

Çıkan toprak, inşaat malzemesi satan adamdan gelenlerle birlikte, 
düzeneğin gereken gözüne, sıkı bir uğraşla yığıldı.

Alta iki kat naylon örtü yayıldı. Havuzdan uzayan hortum dikkatle yerleştirildi.

. . . 

Güzel bir duş aldım. Giyindim.

Kulaklığı taktım. Kitabı oluşturan şarkıları dinlemeye başladım.

Çukura uzandım.

Gökyüzüne ve defneye baktım. 

Gözlerimi kapadım. Toprakları üzerime örtecek düğmeye bastım.

7 Nisan 2017 Cuma 11.11 Alaçatı

1 comment:

R. Haluk Erengüç said...

Çok güzel, ama sevmedim...